DOLAR

40,2643$% 0.13

EURO

46,7877% 0.17

STERLİN

53,9631£% 0.21

GRAM ALTIN

4.306,08%0,22

ÇEYREK ALTIN

6.977,00%0,14

TAM ALTIN

27.822,00%0,14

ONS

3.329,58%0,18

BİST100

10.225,48%-1,28

İmsak Vakti a 02:00
Kahramanmaraş AZ BULUTLU 27°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
İsmail Koyuncu

İsmail Koyuncu

11 Temmuz 2025 Cuma

Kahramanmaraşspor: Yalnızca Bir Takım Değil, Bir Şehrin Kaderi

0

BEĞENDİM

ABONE OL

1969 yılında atılan temellerle başlayan bir hikâye…
Kahramanmaraşspor, sadece bir futbol kulübü olmanın çok ötesinde; bu şehrin hatırası, ruhu, geçmişi ve geleceğidir. Kırmızı-beyaz formanın her dikişinde bir anı, her zaferinde bir umut ve her yenilgisinde derin bir ders saklıdır. Bu takım, Kahramanmaraş halkının yüreğinden doğmuş, onların dualarıyla, alın teriyle ve sadakatiyle bugünlere gelmiştir.

55 Yıllık Bir Emanet

Kahramanmaraşspor’un geçmişi bir çeyrek asır değil, yarım asrı aşan bir mirastır. 1969’dan bu yana nice zorluklar aşıldı, nice imkânsızlıklar içinde ayakta kalındı. Bu süreçte nice başarılar geldi, nice gözyaşları döküldü. Ancak o bayrak hiçbir zaman yere düşmedi. Çünkü bu takım, paranın değil; inancın, ahengin ve ortak hedeflerin takımıydı.

Başarı sadece maddi kaynaklarla gelmez. Eğer kalpte inanç, sahada birlik yoksa milyonlar da boşa harcanır. Kahramanmaraşspor’u yaşatan da bu maddi değil, manevi bağlardır.

Anonim Şirket Oldu Diye Sahipsiz Mi?

Kahramanmaraşspor’un kurumsal yapısının anonim şirkete dönüşmesi, bazı çevreler tarafından eleştirilse de bu bir suç değil, bir gerekliliktir. Modern futbolun gerekleri, profesyonel yönetim anlayışını zorunlu kılıyor. Ancak kâğıt üzerinde ne yazarsa yazsın, bu takım hâlâ Kahramanmaraş’ın takımıdır. Ruhunu değiştiren bir satır, bir unvan değildir. Çünkü bu kulübün asıl sahibi, tribündeki taraftarı, mahallesindeki çocuğu, esnafın desteği ve şehrin vicdanıdır.

Fatih Mehmet Ceyhan ve 12 Yıllık Emek

Fatih Mehmet Ceyhan’ın kulüp başkanlığı döneminde Kahramanmaraşspor’un transfer tahtası hiç kapanmadı. Bu, zorlu ekonomik şartlarda ciddi bir başarıdır. Elbette bir gün bu görev sona erecek, bu doğal bir süreçtir. Ancak Ceyhan’ın gönlünde Kahramanmaraşspor’un yeri daima sabit kalacaktır. Önemli olan, bayrağın yere düşmeden el değiştirmesidir. Çünkü bu takım kişilere değil, bir şehre aittir.

“Burası Dipsiz Kuyu” Demeyin, Burası Derin Bir Tarih

Bazıları bu kulübe destek vermekten çekiniyor, “Orası dipsiz kuyu” diyor. Oysa bu kulüp bir kuyu değil; geçmişiyle, değerleriyle, aidiyetiyle derin bir tarihin emaneti. Sponsor olacak, elini taşın altına koyacak herkese bu kulübün kapısı açık. Çünkü Kahramanmaraşspor’a verilen her destek, aslında bu şehrin çocuklarına umut vermektir.

Yeni Hedefler, Yeni Zaferler

Geçtiğimiz sezon, Kahramanmaraş İstiklalspor’un 3. Lig’den 2. Lig’e yükselmesi, birlik olunduğunda neler başarılabileceğini gösterdi. Şimdi benzer bir ruhla, bir kez daha kenetlenme zamanı. Hedef; Kahramanmaraşspor’u 3. Lig’den 2. Lig’e, Kahramanmaraş İstiklalspor’u ise 2. Lig’den 1. Lig’e taşımak. Bu sadece sportif bir yükseliş değil, bir şehir ruhunun yeniden dirilişidir.

Kahramanmaraşspor, bu şehrin aynasıdır. Dünüyle gurur, bugünüyle mücadele ve yarınıyla umut demektir. Bu takım için mücadele etmek, aslında şehrin hafızasına, gençliğine ve geleceğine sahip çıkmaktır. Bu emanet hepimizin.

Devamını Oku

Kahramanmaraş’ta Dondurmacılar Odası neden yok?

1

BEĞENDİM

ABONE OL

Sokakta herhangi birine sorsanız, “Dondurmanın başkenti neresidir?” diye, hiç tereddüt etmeden alacağınız cevap büyük ihtimalle “Kahramanmaraş” olacaktır. Çünkü Maraş dondurması; kıvamı, lezzeti, keçi sütüyle yapılan geleneksel üretim tarzı ve tokmakla kesilebilecek kadar dayanıklı yapısıyla yıllardır Türkiye’nin en tanınan dondurma markası olarak hafızalara kazındı.

Ancak gelin görün ki, işin perde arkasına baktığınızda bu özgün lezzetin başkentinin aslında Kahramanmaraş değil, komşu şehir Gaziantep olduğu gibi ilginç bir tablo ortaya çıkıyor.

Neden mi?

Çünkü övündüğümüz dondurmamızın Kahramanmaraş’ta bağlı olduğu bir esnaf odası bile yok. Evet, yanlış duymadınız. Şehrin simgesi haline gelmiş bir ürünü temsil eden, üreticisini koruyan, haklarını savunan, mesleki standartları belirleyen bir Dondurmacılar Odası Kahramanmaraş’ta mevcut değil.

Peki Gaziantep’te durum nasıl?

Gaziantep’te Helvacılar ve Dondurmacılar Esnaf ve Sanatkârlar Odası aktif olarak faaliyet gösteriyor. Dahası da var; şehirde ayrıca Kebapçılar, Lokantacılar ve Tatlıcılar Esnaf Odası gibi alanlara özel meslek örgütleri bulunuyor. Yani Gaziantep, sadece dondurmada değil, gastronominin her alanında örgütlü, planlı ve vizyoner bir yaklaşımı benimsemiş durumda.

Kahramanmaraş’ta ise tüm bu alanlar, tek bir çatı altında, Lokantacılar ve Pastaneciler Odası bünyesinde yürütülüyor. Bu da Maraş dondurmasının sektörel gelişimi, tanıtımı ve korunması açısından önemli bir eksiklik anlamına geliyor.

Dondurma Marka Değilse, Sadece Lezzettir

Bir ürünün marka olması için yalnızca lezzetli olması yetmez. Tanıtımı, yasal koruma altyapısı, üretici örgütlenmesi ve kurumsal temsilciliği şarttır. Gaziantep, bu konuda örnek bir model oluştururken, dondurmanın doğduğu toprak olan Kahramanmaraş ne yazık ki hâlâ bu konuda gereken adımları atabilmiş değil.

Ne Yapılmalı?

Kahramanmaraş, dondurma denildiğinde sadece “meşhur” değil, “lider” bir şehir olmak istiyorsa;

Kahramanmaraş Dondurmacılar Odası acilen kurulmalı,

Üreticiler arasında birlik ve kalite standardı sağlanmalı,

Dondurma ile ilgili uluslararası markalaşma çalışmaları yapılmalı,

Üniversiteler, belediyeler ve özel sektör iş birliği ile ür-ge ve tanıtım projeleri hayata geçirilmeli.

Aksi halde, bugün dondurmanın lezzetiyle övündüğümüz Kahramanmaraş, yarın bu üründeki marka liderliğini ve hatta tanınırlığını komşularına kaptırabilir.

Dondurmanın başkenti tabelalarla değil, icraatla olur. Eğer Kahramanmaraş gerçekten dondurmanın başkenti olmak istiyorsa, bu unvanı sadece gelenekle değil, örgütlü bir yapıyla, sahiplenerek ve geleceği planlayarak koruyabilir.

Yoksa bir gün sorduğumuzda “Dondurmanın başkenti neresi?” diye, gerçekten de herkes “Gaziantep” demeye başlar.

Devamını Oku

Yeniden Refah Partisi Kahramanmaraş Programında Skandal Organizasyon Eksikliği: Basın ve STK’lar Göz Ardı mı Edildi?

1

BEĞENDİM

ABONE OL

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin 3. Olağan İl Kongresi vesilesiyle 18 Mayıs 2025 tarihinde Kahramanmaraş’a geldi. Ancak gün boyu süren programda yaşanan iletişim kopukluğu, organizasyon eksiklikleri ve kamuoyunun bilgilendirilmemesi, başta basın mensupları olmak üzere STK temsilcilerinin tepkisini çekti.
Davet Var, Bilgi Yok: Basınla İletişimde Ciddi Aksaklık
İlk davet, 16 Mayıs 2025 tarihinde Yeniden Refah Partisi Kahramanmaraş İl Başkanlığı tarafından telefonla iletildi. Ardından 17 Mayıs 2025 günü saat 14.29’da İl Başkan Yardımcısı ve Basından Sorumlu Murat Kozalak tarafından WhatsApp aracılığıyla basına resmi program gönderildi. Programda sabah saatlerinden itibaren karşılamadan il kongresine, ardından yemek organizasyonuna ve Gaziantep’e hareket sürecine kadar tüm detaylar yer alıyordu.
Ancak ertesi gece, saat 22.19’da, bir başka basın mensubu tarafından il başkanı Muhammed Aydoğar’ın ricasıyla yeni bir mesaj daha iletildi. Bu mesajda yalnızca kongreye davet yer almakta, programın geri kalanına dair herhangi bir açıklama yapılmamaktaydı. Bu da programın değiştiğine ya da eksik bilgilendirme yapıldığına dair ilk işaret oldu.
Program Değişti, Bilgi Verilmedi
Yemek programı, gönderilen programa göre saat 15.30’da Mado Evi’nde yapılacaktı. Ancak kongreyi takip eden basın mensupları ve bazı partililer Mado Evi’ne ulaştıklarında burada herhangi bir hazırlığın yapılmadığını ve programın iptal edildiğini öğrendi. Yemek programı son anda Heyecan Bahçesi’ne alınmıştı. Burada toplanan kalabalık arasında çevre illerden gelen partililer, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri de yer aldı.
Ne yazık ki burada da hayal kırıklığı devam etti. Katılımcıların büyük kısmına yemek verilmediği, sadece protokole hizmet sunulduğu ifade edildi. Bu duruma tepki gösteren bazı STK temsilcileri, “Böyle bir terbiyesizlik olur mu? Protokol – vatandaş ayrımı yapılıyor. Yemek yoksa neden bu kadar insan çağrıldı? Neden servis açıldı?” diyerek organizasyonu eleştirdiler.
“Maraşlılar Her Zamanki Gibi Sağ Gösterip Sol Vurdu”
Yemek programındaki ani değişiklik ve basına bilgi verilmemesi büyük tepki çekerken, partililerin kendi aralarında sarf ettiği “Maraşlılar her zamanki gibi sağ gösterip sol vurdular” şeklindeki söylemler de ayrı bir tartışma yarattı. Bu tür genellemeler hem kente haksızlık etmekte hem de siyasi nezakete aykırılık teşkil etmektedir. Maraşlılara laf söyletmeye kimsenin hakkı yoktur.
Basınla İlgilenmeyecekseniz Davet Etmeyin
Bu tür büyük organizasyonlarda en önemli unsurlardan biri doğru ve zamanında bilgilendirmedir. Özellikle basından sorumlu olan kişi ya da kişilerin sadece salondan değil, tüm programın genelinden sorumlu olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir. “Ben salondan sorumluyum” diyerek sorumluluktan kaçmak kabul edilemez. Basın mensuplarının kamuoyunu doğru bilgilendirmesi, ancak onlara sağlanan doğru ve zamanında bilgiyle mümkün olabilir.
Siyaset, Dernekçilik ve Vakıfcılık Üç İlke Üzerine Kurulmalıdır
Bu yaşananlar bir kez daha gösteriyor ki kamuya açık faaliyetler, rastgele kişilere bırakılmamalıdır. Dernekçilik, siyaset ya da vakıfçılık yapacak olan herkesin şu üç temel ilkeye sahip olması gerekir:
Gönüllülük: Bu işi sadece koltuk, ünvan için değil, samimi bir hizmet aşkıyla yapmak gerekir.
Zaman: Organizasyonlar ve hizmet için gereken zamanı ayıracak donanımda olunmalıdır.
Maddi Sorumluluk: Kitlelere hitap eden etkinliklerde maddi yükümlülükler göz önünde bulundurulmalıdır.
Bu üç unsur bir araya gelmediği sürece yapılan hiçbir iş sağlıklı olmayacaktır.
Son Söz
Yeniden Refah Partisi’nin Kahramanmaraş’taki kongresi, siyasi içerikten çok organizasyon zaaflarıyla gündeme gelmiştir. Basının, STK’ların ve halkın önemsenmediği bir siyasi anlayış ne kadar sürdürülebilir, takdiri kamuoyuna bırakıyoruz.
Yeniden İl Başkanı seçilen Sayın Muhammed Aydoğar’ı tebrik ediyor, bundan sonraki süreçte daha kapsayıcı ve planlı çalışmalar yapmasını temenni ediyoruz.

Devamını Oku

Zamana Saygı: Basın Toplantılarında Ciddiyet ve Dikkat

1

BEĞENDİM

ABONE OL

Toplantıların planlanması ve zamanlaması, etkinliklerin düzenli ve verimli bir şekilde yürütülmesi için kritik bir öneme sahiptir. Ancak, basın mensupları olarak sıkça karşılaştığımız bir sorun, toplantı saatlerine uyulmaması ve gecikmelerdir. Bu durum, sadece organizasyonel bir eksiklik değil, aynı zamanda zamana ve profesyonelliğe olan saygısızlık olarak da değerlendirilebilir.

Basın mensupları olarak, genellikle toplantılara davet edilirken belirli bir tarih ve saatte buluşma çağrısı yapılır. Bu çağrılar, genellikle “Sayın basın mensupları, şu tarihte, şu saatte, şu yerde toplantımız var, sizleri aramızda görmekten mutluluk duyarız” şeklinde yapılır. Ancak, bu çağrılara uymak için şehirlerarası yolculuk yapan, trafikte saatlerce vakit geçiren, bazen kaza riskini göze alarak toplantılara yetişmeye çalışan basın mensupları, toplantının belirlenen saatte başlamadığını görmekte sıkça karşılaşmaktadır.

Toplantıya zamanında gidip, toplantının başlamasını beklemek, çoğu zaman 5, 10, 15, hatta 20 dakika sürebiliyor. Bu gecikmelerin ardından aldığımız açıklamalar genellikle “Başkan bey, müdür bey, vekil veya bakanı bekliyoruz” şeklinde oluyor. Bu durum, toplantının zamanında başlayıp başlamadığını sorgulama gerekliliğini doğuruyor.

Önemli bir nokta ise, bu önemli kişilerin toplantı saatini bilmemesi mümkün mü? Elbette ki hayır. Bu durumda, ya toplantı saatinin gereğinden fazla geniş tutulması gerektiği düşünülmeli ya da zaman yönetimi konusunda daha hassas olunmalıdır.

Zaman, herkes için eşit ve kıymetli bir kaynaktır. Basın mensuplarının bu toplantılara ulaşmak için harcadığı zaman, yalnızca kendi zamanları değil, aynı zamanda işlerini yürütme sürelerini de etkiliyor. Eğer toplantılar belirlenen saatte başlayacaksa, bu saati net bir şekilde belirlemek ve o saate uymak, tüm taraflar için büyük önem taşır.

Gecikmeler, sadece basın mensuplarının moralini bozmakla kalmaz, aynı zamanda toplantıların verimliliğini de etkiler. Bu nedenle, toplantıların düzenlenmesi sırasında zaman yönetimine büyük bir özen gösterilmelidir. Eğer belirli bir zaman diliminde başlamak mümkün değilse, bu durum toplantı çağrısında açıkça belirtilmeli ve gerçek bir başlangıç saati verilmelidir.

Toplantıların düzenlenmesinde zamanın hassasiyeti ve ciddiyeti, sadece basın mensupları için değil, tüm katılımcılar için önemlidir. Etkinliklerin düzenli, verimli ve profesyonel bir şekilde yürütülmesi, zaman yönetiminin ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor. Bu bağlamda, tüm organizatörlerin ve yetkililerin, zamanın değerini bilerek, toplantı saatlerine uymalarını ve profesyonelliği elden bırakmamalarını umuyoruz.

Zaman size sınırlıda, bize sınırsız mı acaba?

Devamını Oku

Anahtar Parti’nin Kahramanmaraş Buluşmasına Basın Krizi Gölge Düşürdü

0

BEĞENDİM

ABONE OL

Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, hafta sonu Kahramanmaraş’ta düzenlenen halk buluşması programında vatandaşlarla bir araya geldi. Günler öncesinden duyurusu yapılan toplantının saat 13.00’te başlayacağı belirtilmişti. Ancak organizasyonda yaşanan aksaklıklar nedeniyle program yaklaşık bir saat gecikmeli olarak, Genel Başkan Ağıralioğlu’nun salona gelmesiyle başlayabildi.

Basın Mensuplarına Yakışıksız Tavır

Toplantıya izlemek ve haberleştirmek üzere gelen basın mensupları, sahnede fotoğraf çekmeye çalıştıkları sırada beklenmedik bir durumla karşılaştı. Kendilerini Anahtar Parti Genel Merkezi’nden görevli olarak tanıtan iki kişi, basın mensuplarına sahneden inmeleri gerektiğini sert bir dille iletti. Basının görev yapmasını engelleyen bu davranış, toplantıya katılan gazeteciler arasında büyük rahatsızlık yarattı.

Madem bizler fotoğraf çekmeyeceksek, haber yapmayacak isek, neden bizi toplantıya davet ettiniz? Bu tutum kabul edilemezdi. Tepkimi göstererek salonu terk ettim. Çünkü bizler, seçimden seçime gelip giden siyasiler gibi değiliz; biz, Allah ömür verdiği sürece bu memlekette yaşamaya ve halkımızın haber alma hakkı için çalışmaya devam edeceğiz.

Olay sırasında aşırı bir tepki göstermemeye özen gösterdiğim, misafir oldukları için genel merkeze ve il teşkilatına olan saygıdan dolayı daha fazla gerginlik yaratmak istemedim.

Programın Gidişatına Gölge Düştü

Yaşanan basın krizi, Anahtar Parti’nin Kahramanmaraş buluşmasına gölge düşürdü. Basınla yaşanan bu olumsuzluk, halk buluşmasının ana gündeminin dışına çıkılmasına ve toplantının kamuoyunda farklı bir şekilde anılmasına sebep oldu. Katılımcıların bir kısmı, organizasyonda yaşanan aksaklıkların ve basına karşı sergilenen saygısız tavrın partinin kamuoyuyla sağlıklı iletişim kurmasına zarar verdiği görüşünde birleşti.

Basına Saygı, Demokrasiye Saygıdır

Basın özgürlüğü, demokratik toplumların en temel değerlerinden biridir. Siyasi partiler ve kamu aktörleri, toplumla aralarındaki köprüyü basın mensupları aracılığıyla kurarlar. Bu nedenle basına yönelik olumsuz tutumların, sadece gazetecileri değil, halkın haber alma hakkını da doğrudan etkilediği unutulmamalıdır.

Kamuoyunda güven inşa etmek isteyen her siyasi hareketin, özellikle basın mensuplarına karşı daha saygılı ve kapsayıcı bir yaklaşım sergilemesi beklenmektedir.

Devamını Oku

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.